Marketing Türkiye dergisinin bu yıl gerçekleştirdiği gazetecilerin gözüyle PR sektörünün “En”leri araştırmasında, gazetecilere göre en hızlı PR ajansı Manifesto ve Kurumsal İletişim oldu.
Gazetecilere göre en hızlı imaja sahip PR ajansları arasında da öne çıkan Manifesto, sektörün önde gelen pek çok ajansını geride bıraktı.
Her gün e-postasına ortalama 200 ila 300 basın bülteni alan ve bu bültenlerin ulaşıp ulaşmadığına dair onlarca telefon alan gazeteciler, “Halkla İlişkilerin Geleceği” sorusuna Marketing Türkiye’nin gönderdiği anket ile cevap verdiler.
Gazetecilerin PR’cılardan, PR’cıların gazetecilerden şikayetlerinin bitmediği sektörde tabi ki işini iyi yapan ajanslar ön plana çıkıyor.
450’ye yakın PR ajansının faaliyet gösterdiği Türkiye PR sektörünün, resmi tarihi azami 35 yıl olarak gösteriliyor. 15- 20 yılı geride bırakan PR ajanslarının sayısı ise bir elin parmaklarını geçmiyor. Aynı zamanda çalışanlarında yüzde 20-yüzde 30’lara varan bir sirkülasyon söz konusu.
Tüm bu tablo göz önüne getirildiğinde acaba gazeteciler için PR sektörü ne durumda? Sektörde hangi PR ajansı en iyi hizmeti veriyor, hangi PR ajansı medya ilişkilerinde en iyi iletişim dilini kullanıyor, hangisi daha hızlı geri dönüş yapıyor, hangisi daha yaratıcı bulunuyor gibi sorular merak uyandırıyor.
Marketing Türkiye dergisi için Xsights’ın yaptığı ve 101 basın mensubunun katıldığı araştırmaya göre, basın mensuplarının yüzde 68’i PR ajansları hakkında olumlu düşünürken, yüzde 32’si olumsuz düşündüğü ortaya çıktı. Terzi kendi söküğünü dikemez sözü iletişim şirketleri için de geçerli. Birçok ulusal ve uluslararası markanın, kurumun, kuruluşun itibarını yöneten PR ajansları, en önemli sosyal paydaşları arasında yer alan medya mensupları nezdinde itibar yönetiminde maalesef pek başarılı olamadığı görülüyor.
PR ajanslarına karşı olumlu tutum içerisinde olanlar, “Haber kaynağı olması (yüzde 55)”, “Firmayla medya arasında hızlı iletişim sağlaması (yüzde 28)”, “Firmaya artı değer katması (yüzde 20)” ve “Yatarıcı olması (yüzde 10) sebebiyle PR ajansını beğendiğini söylüyor.
PR ajansına olumsuz bakış açısında olanlar ise, kalitesiz iş yapılmasını, ısrarcı olup baskı yapılmasını, haber değeri taşımayan bültenlerin hazırlanmasını, ikili işlerin yürütülmesini, sonuç odaklı olunmaması, yenilikçi ve yaratıcı olunmamasını eleştiriyorlar.
Basın mensupları için PR ajanslarının sahip olması gereken en önemli özellikleri, yüzde 67’yle “Haber değeri taşıyan öneriler”, yüzde 50’yle “Hızlı geri dönüş”, yüzde 44’le “Çalışılan markalar hakkında yetkinlik” oluştururken, katılımcıların yüzde 32’si “ Yaratıcılık ve bakış açısı”, yüzde “26’yla “Organizasyon-etkinlik tecrübesi” oluşturduğu söyleniyor.
Basın mensuplarına, “En olumlu imaj”, “Organizasyon başarısı”, “Hız”, “Yaratıcılık”, “En fazla haber yayını” kategorilerinde başarılı oldukları ajans sorulduğunda katılımcıların oylarıyla “En olumlu algıya sahip PR ajansı” kategorisinde Manifesto öne çıkıyor.
Sektörde uzun zamandır bulunan ajanslara göre son yıllarda gösterdiği danışmanlık örneği ile dikkat çeken Manifesto, yine “Organizayon başarısı” ve “Hız” başlıklarında da fark yaratıyor. Öte yandan inşaat, enerji, sağlık, perakende ve finans sektörlerinde uzmanlaşan Manifesto, faaliyet gösterdikleri coğrafyalarda sadece en iyi PR ajanslarının kabul edildiği uluslararası bağımsız ajanslar ağı olan WORLDCOM un Türkiye’deki tek temsilcisi
Araştırmada “Hız” kategorisinde dikkat çeken bir diğer ajans ise, Kurumsal İletişim oluyor. Butik hizmet verdikleri müşterilerinin “Kurumsal İletişim” departmanı gibi çalışan dinamik Kurumsal İletişimciler, en iyi PR ajansı olma yolunda köklü stratejik iletişim danışmanlığı ve halkla ilişkiler şirketleri arasından sıyrılmayı başardı. Siyasal iletişimin yanı sıra, inşaat, sağlık, mekan ve eğlence, kültür ve sanat iletişiminde fark yaratan Kurumsal İletişim, en hızlı bağımsız ajansların üye olabildiği IPREX in Türkiye deki ilk ve tek temsilcisi konumunda bulunuyor.